états liminaux

États liminaux focuses on the threshold states where identities, images, and expressions dissolve from fixed forms into spaces of transition, transformation, and ambiguity. Each artwork in this exhibition unfolds as a site where boundaries shift, meanings remain in flux, and perceptual stability gives way to layered, uncertain presences.

Fatih Karatekin creates a series of visual alloys by layering found passport photographs. Each portrait erases the traces of individual identity, transforming into a collective face. These faces no longer belong to a clearly defined subject; instead, they express a presence in transition—anonymous, shaped through interaction. Here, identity is not singular but multilayered and constantly shifting.

Emre Eroğlu’s work is a form of expression open to erasure by the viewers’ footsteps—caught between presence and absence, visibility and invisibility. The phrase “ben, böyle, benim.” (“i, am, as i am.”) is written in plaster dust on a concrete floor. It reflects the artist’s search for a space for their own identity—both as an artist and as an individual within society—expressing the simultaneous experience of becoming another, of belonging and being left out at once.

Coşkun Demirok works along the border between representation and abstraction. His drawings, arranged into a puzzle-like installation, suggest meaning but simultaneously withdraw from it. Each element gestures toward narrative, yet resists interpretation. Together, they form a second, larger composition — one that transcends content and emphasizes drawing as an open, self-sufficient gesture rather than a communicative tool.

Together, these three positions invite the viewer into a field of porous identities and fleeting forms — a space where nothing is settled, and every image is a passage.

"Limen" means "threshold" in Latin. "État liminal" refers to a transitional state where transformation is incomplete, and identity or meaning is suspended. It is often associated with ritual, passage, and identity shifts.

--------------------------

“États liminaux” üç sanatçının çalışmaları üzerinden, kimliklerin, imgelerin ve ifadelerin sabit biçimlerden çözülerek geçiş, dönüşüm ve belirsizlik alanlarına yayıldığı eşik hâllerine odaklanıyor. Bu sergide her bir yapıt, sınırların çözülüp yeni bir algı alanının belirdiği, kararsız ama yoğun anlam katmanlarının devindiği bir geçiş mekânı oluşturuyor.

Fatih Karatekin, üst üste yerleştirdiği buluntu vesikalık fotoğraflardan bir dizi görsel alaşım yaratıyor. Her portre, bireysel kimliğin izlerini silerken, kolektif bir yüze dönüşüyor. Bu yüzler, artık tanımlanabilir bir öznenin değil; geçiş hâlindeki, anonimleşmiş ve etkileşimle şekillenen bir varlığın ifadesi oluyor. Kimlik, burada tekil değil, çok katmanlı ve sürekli değişken bir hâl alıyor.

Emre Eroğlu’nun çalışması, izleyicinin adımlarıyla silinmeye açık, varlıkla yokluk, görünürlükle görünmezlik arasında kalan bir ifade biçimi. Toz alçı kullanarak yazılan “ben, böyle, benim” söylemi beton zeminde konumlanıyor. Bu yazı, sanatçının —toplum içinde hem sanatçı hem birey olarak— kendi kimliğine bir yer açma arayışını, başka bir kimliğe bürünmenin, hem ait olmanın hem de dışarda kalmanın eşzamanlı hâlini yansıtıyor.

Coşkun Demirok, temsille soyutlama arasındaki sınır çizgisini araştırıyor. Her bir desen, bir şey anlatıyor gibiyken aynı anda gözlemciye kapanıyor. Çizimler, birlikte yeni bir kompozisyon oluşturuyor; bu ikinci yapı, içeriği aşan ve anlatının sabitlenmesine direnen bir bütünlük sunuyor. Sanatçı, resmetme eylemini bir biçim ya da ifade kalıbına dönüştürmek yerine, çizginin kendi varlığına alan açıyor.

Bu üç yaklaşım, izleyiciyi sabit kimliklerden, net anlamlardan ya da belirli imgelerden uzaklaştırarak; geçici, geçirgen ve çok katmanlı bir algı alanına davet ediyor.

“Limen” Latince'de “eşik” anlamına gelir. “État liminal” demek, bir eşikte olma hâli: dönüşümün henüz tamamlanmadığı, kimliğin, anlamın veya durumun askıda kaldığı geçici bir durum. Genellikle ritüel, geçiş, kimlik dönüşümü ile ilişkilendirilir.

Fatih Karatekin

received his undergraduate degree from the Faculty of Communication at Ankara University, Radio, Television, and Cinema Department. He has been working on archives and found footage films since 2014. He creates video art works as a result of manipulating materials such as Betamax, 8mm, and 16mm films, and he builds his archive on subjects such as illness, death, etc.

Emre Eroğlu

artist and curator based in ankara/nîmes. student at École Supérieure des Beaux-arts de Nîmes. Founder of“Dükkan, Art Space“, Ankara, established in 2024. Born in ankara in 2003. École Supérieure des Beaux-arts de Nîmes, Diplôme National d'Art / Mention Félicitations du Jury, 2021-2027

Coşkun Demirok

was born in Ankara and has been living in Düsseldorf since 1971. From 1999 to 2017, he was one of the partners of the "DGM-Architekten" office in Krefeld. In addition to architecture, he has continuously maintained his identity as an artist. Düsseldorf, where he realized a series of joint projects with Turkish artists. In recent years, with the reestablishment of his connection to Ankara, he has created "garage" as his workspace and further „artspace for experience“. In recent years, his areas of interest have expanded to include not only plastic arts but also text collages, performance, installation, and acoustic art.